ÇÜNKÜ biliriz ki eğer dünyevî çadır evimiz yıkılırsa,
göklerde Allahtan bir binamız, el ile yapılmamış ebedî bir evimiz, vardır.
2. Çünkü gökten olan meskenimizi giyinmeği özliyerek gerçekten bunda ah
çekiyoruz;
3. hiç olmazsa giyinmiş olursak, çıplak bulunmayız.
4. Çünkü bu çadırda olan bizler yük altında olarak ah çekiyoruz, çünkü
soyunmak değil, ancak giyinmek istiyoruz, ta ki fani olan, hayat tarafından
yutulsun.
5. Bu ayni şey için bizi hazırlamış ve bize Ruh peyini vermiş olan
Allahtır.
6. İmdi her vakit itimat eder ve biliriz ki bedende mukim oldukça, Rabden
uzaktayız
7. (çünkü görünüşle değil, iman ile yürüyoruz);
8. ve itimat ederiz, diyorum, ve daha ziyade bedenden uzak, ve Rabbin
yanında bulunmağı arzu ederiz.
9. Bunun için gerek bedende mukim, ve gerek uzakta olsak da, kendisine
makbul olmağa gayret ederiz.
10. Çünkü Mesihin hüküm kürsüsü önünde hepimizin görünmesi gerektir; ta ki
herkes, gerek iyi gerek kötü, yaptığı şeylere göre bedende yapılan şeyleri
alsın.
11. İmdi Rabbin korkusunu bilerek insanları ikna ediyoruz, fakat Allaha
izhar olunduk, ve sizin vicdanınıza da izhar olunduğumuzu ümit ederim.
12. Kendimizi size tekrar tavsiye etmiyoruz, fakat size bizim için övünme
fırsatını veriyoruz, ta ki yürekle değil, gösterişle övünenlere bir cevabınız
olsun.
13. Çünkü eğer kendimizde değilsek, Allah içindir; eğer aklımız başımızda
ise, sizin içindir.
14. Çünkü Mesihin sevgisi bizi zorluyor; ve böyle hükmediyoruz ki hepsi
uğruna biri öldü, öyle ise, hepsi öldüler;
15. ve hepsi uğruna öldü, ta ki yaşıyanlar artık kendileri için değil,
fakat kendileri uğruna ölen ve kıyam eden için yaşasınlar.
16. Şöyle ki biz bundan böyle bedene göre kimseyi tanımayız; ve Mesihi
bedene göre tanıdıksa da, artık şimdi öylece tanımıyoruz.
17. Şöyle ki eğer bir kimse Mesihte ise, yeni hilkattir; eski şeyler
geçtiler; işte, yeni oldular.
18. Fakat her şey Allahtandır; o, Mesih vasıtası ile bizi kendisile
barıştırdı; ve barışma hizmetini bize verdi;
19. yani, kendisile dünyayı barıştırarak, suçlarını onlara saymıyarak, ve
bize barışma kelâmını teslim etmiş olarak, Allah Mesihte idi.
20. İmdi Allah sanki vasıtamızla rica ediyormuş gibi, Mesih uğruna elçilik
ediyoruz; Allah ile barışın, diye Mesih uğruna yalvarıyoruz.
21. Günahı bilmiyeni bizim için günah yaptı, ta ki biz kendinde Allahın
salâhı olalım.